Yenidoğan Çetesi Davası: İfadeler ve Tepkiler

Yenidoğan Çetesi Davası Devam Ediyor

Antalya Körfez gazetesinin haberine göre, İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç elde eden ve ihmali davranışları nedeniyle bebeklerin ölümüne sebep olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyeleri hakkında yargılama süreci devam ediyor. Duruşmaların üçüncü gününde Çağla Durmuş, kendisine yöneltilen sorulara yanıt verdi. Savunmasında, ilaçların ortadan kaldırılmasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu ilaçları denetimde sıkıntı yaşadıkları için ortadan kaldırıyorduk” dedi.

Duruşma esnasında, seyirci kısmında bulunan bir avukat, sanık Dursun Eryılmaz’a bağırarak, “2020 yılında benim çocuğumu öldürdün, ben onun annesiyim” şeklinde seslenerek tepkisini dile getirdi.

İlk İfadeler ve İddialar

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, sanık Çağla Durmuş, savunmasına “Ben Medilife Hastanesi’nde çalışan bir hemşireyim. Hiçbir örgüte üye değilim. Dolandırıcılık kastıyla hareket etmedim. Hiçbir hastayı öldürmedim, bir hastaya bile ihmali davranışta bulunmadım” diyerek başladı.

Mahkeme başkanının sanığın bebeklere karşı, “bırakacağım ölürse ölsün” şeklinde bir ifade kullanıp kullanmadığını sorması üzerine, Durmuş, “Bu konuşmada ayarsız ve düzensiz monitör ayarlarından bahsediyorum, hastayı öldürmekten bahsetmiyorum. Bağcılar Medilife Hastanesi’nde yaşanan malzeme sorununa yönelik serzenişte bulundum” şeklinde yanıtladı.

İlaç Uygulamaları ve Denetim Sorunları

Savunmasına devam eden Çağla Durmuş, “Çalıştığım hastanede daha fazla para alınması için fazla ilaç alındığını görmedim. İhtiyacı olan hastalara ilaçları kullanıyorduk. Yoğun bakım dışına ilaç çıkışı olmadı. Epikrizle hastanın çarşaf dosyası uyumsuzdu” ifadelerini kullandı.

Mahkeme başkanı, “Sen hemşire değil misin? Niye uyumlu değil, niye düzgün yazmıyordunuz?” diye sordu. Durmuş, “Bu işlemleri dışarıdan gelen hemşireler yapıyordu” şeklinde yanıt verdi.

Hasta Transferi ve Denetim Süreci

Sanık savunmasının devamında, “Gıyasettin bize hasta gönderiyordu, ama ne iş yaptığını bilmiyorum. Hasta transferi konusunda görevli olduğunu biliyordum. Son denetime kadar hiç bu kadar detaylı bir denetim görmemiştim. Normalde bu kadar denetlenmiyorduk. Basamaklara hekimler karar veriyordu ancak hemşireler yazıyordu. Epikrizi Dursun Eryılmaz’ın yazması gerekiyordu ama yazmıyordu, doğru düzgün bilgisayar bile kullanmasını bilmiyordu” şeklinde belirtti.

Sanığın Savunması ve Duruşmanın Gidişi

Mahkeme başkanı, “Dursun çıkmadan ex olsun” şeklinde konuşmasını sorduğunda, sanık, “Burada hastanın tüm müdahaleleri yapılıp bitirildi. Bu konuşmada bundan bahsettim, başka niyetim yoktu. Hastanın durumunu söyledim” dedi. Çağla Durmuş, kendisine sorulan ilaçların ortadan kaldırılmasına ilişkin olarak, “Özge hemşire, ben sorumlu hemşireyim. Bu ilaçları denetimde sıkıntı yaşadıkları için ortadan kaldırıyorduk” şeklinde yanıtladı.

Sanık, savunmasını, “Görevim neyi gerektiriyorsa ben onu uyguladım, yanlış bir şey yapmadım” cümlesiyle tamamladı.

Acılı Anne ve Duruşma Salonu

Duruşmaya ara verildiği sırada salonun seyirci kısmında bulunan bir avukat, duruşma salonundaki Dursun Eryılmaz’a “2020 yılında benim çocuğumu öldürdün, ben onun annesiyim” şeklinde bağırarak, duygusal bir çıkış yaptı.

Kaynak: Antalya Körfez