Kovada Gölü’nde yaşanan kuraklık tehlikesi, doğanın gözbebeği olan bu eşsiz bölgeyi tehdit ediyor. Doğal güzelliklerin korunması için acil önlemler alınması gerekmektedir. Detaylar için makalemizi okuyun.
Antalya Körfez gazetesinin haberine göre, Türkiye’nin en güzel doğal göllerinden biri olan Kovada Gölü, son zamanlarda ciddi bir kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kalmış durumda. Milli park alanında yer alan bu muazzam göl, ziyaretçilerine sunduğu eşsiz manzaralarla bilinirken, şimdilerde göl suyunun 200 metreyi aşkın bir mesafede geri çekilmesi nedeniyle seyir terası iskeleti havada kalmış durumda.
Seyir Terasındaki Manzara Yürek Burktu
Kovada Gölü, sadece güzelliği ile değil, ekosistem çeşitliliği ile de tanınmaktadır. Ancak, göldeki kirlilik ve su seviyesindeki düşüş, bu doğal güzelliği tehdit eden unsurlar arasında yer alıyor. Seyir terasına çıkan ziyaretçiler, artık göl manzarası yerine çatlamış toprakların oluşturduğu kurak bir zeminle karşılaşıyorlar. Bu durum, doğanın dengesinin nasıl bozulduğunu gözler önüne seriyor.
Kuraklık ve Kirlilik Tehdidi
Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Isparta Şube Müdürlüğü tarafından inşa edilen seyir terası, göl sularının geri çekilmesi sonucu işlevini yitirmiş durumda. Ziyaretçiler, gölün yok oluşunu izlemek zorunda kalırken, doğanın bu hali yürek burkucu bir manzara oluşturuyor.
Kovada Gölü’nün Özellikleri ve Önemi
Kovada Gölü’nün bulunduğu havza, 1970 yılında milli park olarak ilan edilmiştir. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) Bilim Danışmanı Dr. Erol Kesici, Kovada Gölü’nün doğal zenginliklerini ve ekosistemini şöyle açıklıyor: “Bu göl, orman, dere ve yaban hayatı ile iç içe geçmiş bir yapıya sahiptir. Bir zamanlar Anadolu parsı gibi nadir türler bu alanda yaşamaktaydı. Ancak gölün kirlenmesi ve su seviyesinin düşmesi, bu türlerin yok olmasına sebep olmuştur.”
Eğirdir Gölü ile İlişkisi
Kovada Gölü’nün kuzeyindeki Eğirdir Gölü ile olan bağlantısı, bu doğal alanların korunması açısından kritik bir öneme sahiptir. İki göl arasındaki 22 kilometrelik kanal, Eğirdir Gölü’nden Kovada Gölü’ne su akışını sağlamakta. Dr. Kesici, “Eğirdir Gölü ne kadar temizse, Kovada Gölü de o kadar yaşama şansı bulur,” diyerek bu bağlantının önemine vurgu yapıyor.
Son 15 Yılda Yaşanan Değişiklikler
Son 15 yılda Kovada Gölü’nün tamamen bataklıklaştığını belirten Kesici, “Gölün su seviyesi 7 metreden 1,5 metreye kadar düştü. Yüzey alanı da 40 kilometrekareden 30 kilometrekareye geriledi,” diyor. Bu durum, göldeki su buharlaşmasının artmasına ve ekosistem dengesinin bozulmasına yol açtı.
Kirliliğin Tehlikeleri
Kovada Gölü, milli park alanı olmasına rağmen çevresindeki tarım arazileri nedeniyle ciddi bir tehdit altındadır. Tarım alanlarının aşırı su çekimi, gölün yer altı kaynaklarından beslenmesini engelliyor. Dr. Kesici, “Göl, kirlilik ve kuraklık açısından tehlikeli bir duruma ulaştı. Siyonobakteri miktarı ciddi şekilde artmış durumda,” diyerek uyarıyor.
Ekosistemin Göçü ve Çözüm Önerileri
Kovada Gölü çevresindeki ekosistem, su kaybı ve su bitkilerinin aşırı artışı nedeniyle adeta göçüme uğramış durumda. Dr. Kesici, “Kanalın temizlenmesi, sondaj sulamasına son verilmesi ve sanayi atıklarının göle karışmasının engellenmesi şart,” diyerek çözüm yollarını sıralıyor.
Gölün korunması ve ekosistem dengesinin sağlanması için acil önlemler alınması gerektiği, bu doğal güzelliğin geleceği açısından hayati önem taşıyor.
Kaynak: Antalya Körfez