Bugün bazı medya kuruluşlarında yer alan “Köpekten Ölüme Kaçtı” başlıklı haber, toplumu bilgilendirmekten ziyade, duygular üzerinden provokatif bir algı yaratmayı hedeflemektedir.
Bir üniversite öğrencisinin hayatını kaybetmesi elbette ki çok üzücüdür ve ihmallerin sorgulanması elzemdir. Ancak olayda sorumluluk sahibi kurumları göz ardı ederek, tüm suçu sokak köpeklerine yüklemek, hem etik dışı hem de tehlikeli bir tutumdur. Haberde kullanılan dil, köpekleri birer “düşman”, “canavar” gibi göstererek nefretin ve şiddetin önünü açmaktadır.
Toplumu kutuplaştıran, hayvanlara yönelik nefreti körükleyen bu tür yayınlar; sadece sokak hayvanlarının değil, aynı zamanda toplumun vicdanının da yaralanmasına neden olmaktadır. Bizler biliyoruz ki sorunun kaynağı köpekler değil, onları sahipsiz ve korumasız bırakan sistemdir.
Medya kuruluşlarını daha sorumlu, vicdanlı ve çözüm odaklı yayın yapmaya davet ediyoruz. Sokak hayvanları düşman değil, bizimle aynı yaşam alanını paylaşan canlılardır. Sorunları çözmenin yolu, düşmanlaştırmak değil; anlayış, bilim ve vicdan temelinde hareket etmektir.