Akdeniz’in geleceği, iklim değişikliği ve insan etkileri nedeniyle büyük bir tehdit altında. Bu içerikte, bölgedeki ekosistemlerin korunması ve sürdürülebilir çözümler üzerine önemli bilgiler bulabilirsiniz.
Görünüşe göre Akdeniz, zamanın etkilerinden kaçamıyor ve varlığını sonsuza dek sürdüremeyecek. Dünya’nın iki büyük tektonik plakası süper ağır çekimde çarpışırken, Akdeniz’in uzak gelecekte gezegenimizden kelimenin tam anlamıyla silinme ihtimali oldukça yüksek görünüyor.
Gezegenimizin kıtaları, çok yavaş bir şekilde de olsa sürekli olarak değişim geçiriyor. Dünya’nın kabuğu, yarı akışkan üst manto üzerinde hareket eden tektonik plakalara bölünmüştür. Bu durum, kıtaların kademeli olarak yeniden düzenlenmesine ve çağlar boyunca çeşitli jeolojik özelliklerin oluşmasına yol açmaktadır. Günümüzde mevcut olan kıtalar (Afrika, Avrasya, Amerika gibi) kalıcı yeryüzü şekilleri değil. Kıtasal düzen geçmişte büyük ölçüde değişmiş ve tektonik plakaların hareketi nedeniyle gelecekte de değişmeye devam edecektir.
Akdeniz’i Tehdit Eden Yaklaşma
Afrika (Nübye) levhasının Avrasya levhasına kademeli olarak çarpması, şu anda Akdeniz’e yönelik en büyük tehdit olarak kabul ediliyor. Yaklaşık 100 milyon yıl önce bu iki levha birbirine yaklaşmaya başladı ve aralarındaki okyanus havzalarını kademeli olarak kapattı. Avrupa’daki Alp Sıradağları da bu çarpışmanın bir sonucu olarak ortaya çıktı. Elbette bu jeolojik hareketler hızlı bir şekilde gerçekleşmiyor; aksine, milyonlarca yıllık bir zaman ölçeğinde meydana geliyor. En hızlı hareketler bile yılda yalnızca birkaç milimetre hızında gerçekleşiyor. Ancak, sonunda, Akdeniz yeni bir süper kıtanın oluşumu sırasında iki levha arasında sıkışabilir.
Bildiğimiz şekliyle Avrupa, Afrika levhasının altına kayabilir ve bu durum, denizin ortadan kaybolmasına neden olabilir. Yine de, bu, Dünya’nın tektonik levhalarının nasıl değişeceğine dair olası tahminlerden yalnızca biri. Levha tektoniğinin karmaşık ve dinamik doğası ve söz konusu olan geniş zaman dilimleri nedeniyle, gelecekteki süper kıtaların alacağı şekli tam olarak tahmin etmek pek kolay değildir. Ancak tarih, Akdeniz’in çok tehlikeli bir konumda olduğunu gösteriyor.
Neyse ki, Akdeniz’in milyonlarca yıl daha yok olma ihtimali düşük; bu yüzden bir sonraki tatilinizi planlamak için acele etmenize gerek yok. Eğer nükleer savaş, yıkıcı doğa olayları, iklim değişikliği ve küresel hastalık salgınlarının giderek artan risklerinden kaçındığımızı varsayarsak, insanlığın önümüzdeki milyonlarca yıl içinde Akdeniz’in olası çöküşüne tanıklık etme olasılığı olsa da, bunun kesin olduğunu söylemek mümkün değil.
Kaynak: Chip