İstanbul Beyoğlu’nda genç bir kıza yönelik cinsel taciz davasının ilk duruşması gerçekleşti. Olayın detayları, davanın seyrini etkileyen unsurlar ve mahkeme süreci hakkında bilgi edinin.
Antalya Körfez gazetesinin haberine göre; İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde, sokakta yürüyen 25 yaşındaki İremşan A.’nın önünü keserek yere düşüren ve üzerine çıkarak cinsel tacizde bulunan sanıklar, hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunma yapan sanık, genç kıza ‘yardım amaçlı’ yanaştığını öne sürdü. Hakimin, ‘Senden yardım mı istedi?’ sorusuna ise ‘Gecenin 4’ünde ne olur ne olmaz, bayan sonuçta’ şeklinde yanıt verdi. Olay anına ait güvenlik kamera görüntülerinin izletilmesi üzerine duruşma savcısı, sanık Ö.K.’ya dönerek, “Biraz önce hatırlamıyorum demedin, namusum ve şerefim üstüne dokunmadım dedin ama dokunmuşsun” dedi. Duruşma sonunda dosya, Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
Beyoğlu’nda 23 Eylül’de meydana gelen olayda, İremşan A., evine gitmek amacıyla sokakta yürüyordu. Bu esnada, sanıklar 27 yaşındaki Ö.K. ve 31 yaşındaki S.T., genç kadının önünü kesip onu yere düşürdü ve ardından cinsel tacizde bulundu. İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuklu sanık Ö.K. ve sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmaya Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da katılırken, tutuklu sanık S.T., Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.
Sanık S.T., savunmasında, mağdur İremşan A.’yı daha önce tanımadığını belirterek, “Arkadaşım Ömer ile bir gece kulübünde alkol alıp dışarı çıkmıştık. Ben İremşan’a yardım amaçlı yanaşmıştım.” dedi. Hakim, ‘Senden yardım mı istedi ki yanaştın?’ diye sorduğunda sanık, “Gecenin 4’ünde ne olur ne olmaz, bayan sonuçta” yanıtını verdi. Sanık daha sonra, “Benim dengem kaymıştı, onu tutarken yere düştük. Müştekiye cinsel amaçla sarılmadım. Onca insanın içinde cinsel istismarda bulunacak değilim. Ayrıca öpme olayı yok, pişmanım.” şeklinde konuştu.
Sanık Ö.K. ise, İstanbul’da kimseyi tanımadığını ve olay günü bir arkadaşla buluştuğunu söyledi. “Olay günü ilk defa Taksim’e gideceğim için heyecanlıydım. Gece kulübünde alkol alıp dışarı çıktık ve bir midyeciye gittik. Müşteki İremşan geldi ve ‘bana da ısmarlar mısınız’ dedi. Ben sadece midyeciye ‘ağabey ver, yesin’ dedim. Sonra ben önden yürüdüm. Arkamı döndüğümde ikisinin yere düştüğünü gördüm. Ben herhangi bir cinsel niyetle yanaşmadım, 2 yaşında bir kız çocuğum var. Namusum ve şerefim üzerine yanaşmadım.”
Mahkemede, müşteki İremşan A.’nın yazılı ifadesi okundu. Müşteki, sanık Ö.K.’nin kendisine bir şeyler söylediğini hatırlamadığını, kendisini köşeye sıkıştırdığını, bırakmadığını ve yere düştükten sonra hala üstünde kalarak çevredekilerin müdahale ettiğini belirtti. Ayrıca, olayı ailesinin öğrenmesini istemediğini belirterek sanıklardan şikayetçi olmadığını ifade etti.
Duruşmada olay anına ilişkin güvenlik kamera görüntüleri izletildi. Bunun üzerine duruşma savcısı, sanık Ö.K.’ya, “Görüntüde kıza dokunuyorsun, kolundan çekiyorsun. Diğeri köşeye sıkıştırıyor, sen de onu izliyorsun. Biraz önce hatırlamıyorum demedin, namusum ve şerefim üstüne dokunmadım dedin ama dokunmuşsun.” dedi. Sanık ise, “Ben normalde böyle bir insan değilim, işimde ve gücümde bir insanım. Bir şansı daha hak etmiyor muyum? Gerçekten hatırlamıyorum. Onun kız mı erkek mi olduğunu bile bilmiyordum.” diye cevap verdi.
Mahkeme, sanıkların mağdura karşı cebir kullanarak cinsel saldırıda bulunduğunu ve eylemlerinin çevredekilerin müdahalesi ile son bulduğunu belirterek ‘nitelikli cinsel saldırı’ ve ‘cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarının işlendiğine hükmetti. Mahkeme, dava hakkında görevsizlik kararı vererek dosyanın nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. Ayrıca, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, müşteki İremşan A.’nın olay günü bir gece kulübünde alkol alıp gece 04.00 sıralarında evine gitmek üzere çıktığı, sokakta yürürken sanıkların yolunu keserek ona cinsel saldırıda bulunduğu anlatılmaktadır. Hazırlanan iddianamede, sanıkların toplamda 10’ar yıl 6’şar aydan 30’ar yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edilmiştir.