İstanbul’un Entropisi ve Antalya’nın Geleceği

Antalya Körfez gazetesinin haberine göre; iki gündür İstanbul’dayım… Her ziyarette aklıma gelen bir kavram var: “Entropi”. Wikipedia’da bu terim, “Çoğunlukla bir sistemdeki rastgelelik ve düzensizlik (kaos)” şeklinde tanımlanıyor. İstanbul’un karmaşık yapısı, bu kavramı kullanmam için oldukça geçerli nedenler sunuyor. Dar bir alanda yaşayan milyonlarca insanın bir aradalığı, doğal olarak bir düzensizlik ve kaos yaratıyor. Ancak bu düzensizlik içinde barındırdığı büyük veri seti (big data) ile aynı zamanda büyük fırsatlar sunuyor.

İşte entropinin en kıymetli yanı, içindeki bu büyük veri setidir. Eğer bu veri seti, uzman eller ve veri madencileri tarafından işlenirse, çok büyük bir bilgi birikimi elde edilebilir. İstanbul, bu noktada eşsiz bir fırsat sunuyor; kendi koşullarıyla oluşmuş doğal bir gözlem alanı olarak karşımıza çıkıyor. Anlaşılan o ki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bu gerçeğin farkında olarak İstanbul Planlama Ajansı’nı (İPA) kurmuş. İPA, İstanbul’un tamamını kapsayan bir fotoğraf çekerek, düzensizlik ve kaos içerisinde gizli kalmış fırsatları ve tehditleri tespit ediyor ve bizlere açıklıyor.

Bunu yaparken, elindeki büyük veriyi, yani günümüzün bilimini kullanıyor. Bu yöntemle, çıplak gözle öngörülmesi zor olan olayları ve olguları önümüze seriyor. Özellikle kadınlar ve çocuklar gibi toplumun dezavantajlı kesimleri, derin yoksulluk ve fırsat eşitsizliği gibi temel konular, bu büyük veriden yararlanarak gündeme getiriliyor ve çözüm yolları tartışılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin elde ettiği başarıların ardında da işte bu stratejik yaklaşım yatıyor. Kısacası, İPA entropiden fırsatlar yaratıyor.

Şimdi, bu durumu Antalya özelinde düşünmek gerekiyor. Ne dersiniz, Antalya için de böyle bir oluşumun vakti gelmedi mi? Antalya’nın dinamiklerine uygun bir Antalya Planlama Ajansı (APA) oluşturmak, şehrin geleceği için kayda değer bir adım olmaz mıydı?

Kaynak: Antalya Körfez