Şehit polis Şeyda Yılmaz’ın eşi Semih Yılmaz’dan duygulandıran mektup: “Mahşere kaldı kavuşmamız”

Geçtiğimiz günülerde İstanbul’un Ümraniye ilçesinde, ‘motosiklet hırsızlığı’ kabahatinden yakalanan ve sonrasında firar eden şüphelinin yakalanmasına yönelik yapılan operasyonda, şüphelinin ateş açması sonucu Polis Memuru Şeyda Yılmaz boynundan yaralandı.

ŞEYDA YILMAZ ŞEHİT OLDU

Hastaneye kaldırılan Yılmaz, yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Yılmaz, düzenlenen merasimin akabinde memleketi Sivas’ta toprağa verildi. Şimdi bir yıllık evli olan Yılmaz, taarruzdan bir gün sonra müsaadeye ayrılıp baba konutuna gitmeyi planlıyordu. Yılmaz’ın baba ocağında ise hüzün hâkimken aile taziyeleri kabul etti. Polis Memuru Şeyda Yılmaz’ın eşi Semih Yılmaz ise acı olayın akabinde hislerini satırlara döktü.

“HEM HAYAT HEM SİLAH ARKADAŞIMDI”

Semih Yılmaz, “Hayat arkadaşımdı benim hem de silah arkadaşım” dediği Şeyda Yılmaz’ın çocukken şehitlik için dua ettiğini belirtti. Şeyda Yılmaz’ın, devletin bir kağıdı boşa harcanınca sonlandığını kaleme alan Semih Yılmaz, “Her gördüğü yerde bayrak fotoğrafını çekerdi, çok çalışırdı, ‘Devlet, bana bu maaşı veriyorsa benim bunu hak etmem gerekiyor yetim hakkı var bunda’ sıkıntısı. Kalbi pak olduğu için Rabbim şehadeti nasip etti ona” sözlerini kullandı.

“VATAN SAĞ OLSUN”

Sivas’a müsaade alıp gelecekleri gün eşinin al bayrağa sarılı tabutunu getirdiğini kaydeden Semih Yılmaz, şu satırları aktardı: “Vatan için yarım kalan sevdalara bizimki de eklendi, mahşere kaldı kavuşmamız. Tüm aziz şehitlerimizin ruhları şad olsun, vatan sağ olsun.”

9 AY EVVEL MEZUN OLMUŞTU

2023 yılı Aralık ayında Emniyet Teşkilatı’na katılan Şeyda Yılmaz, Ankara Polis Meslek Yüksek Okulu’ndan 9 ay evvel mezun olmuştu. Birinci vazife yeri İzmir İl Emniyet Müdürlüğü olan şehit polis, yaklaşık bir yıl evvel meslektaşı Semih Yılmaz ile evlenmişti ve eş durumundan İstanbul’a tayin olmuştu.

İşte o mektup…

Şehit polis Şeyda Yılmaz’ın eşi Semih Yılmaz’dan duygulandıran mektup:

“Çocukken şehitlik için dua ederdi.”

“Hayat arkadaşımdı benim hem de silah arkadaşım.

Çocukluğunda şehitlik için dua ettiğini söylerdi daima, devletin bir kâğıdı boşa harcanınca sonlanırdı, bayrağa çok âşıktı.

Her gördüğü yerde bayrak fotoğrafını çekerdi, çok çalışırdı, ‘Devlet, bana bu maaşı veriyorsa benim bunu hak etmem gerekiyor yetim hakkı var bunda’ sıkıntısı.

Kalbi pak olduğu için Rabbim şehadeti nasip etti ona.

Sivas’a müsaade alıp geleceğimiz gün al bayrağa sarılı tabutunu getirdim, vatan için yarım kalan sevdalara bizimki de eklendi, mahşere kaldı kavuşmamız.

Tüm aziz şehitlerimizin ruhları şad olsun, vatan sağ olsun.”