2025 ekonomik program ile “Kararlılık Yılı” İhracatçı döviz kurunda enflasyon kadar artış istiyor

Türkiye’ye 2024 yılında 18,4 milyar dolar döviz kazandıran Egeli ihracatçılar 2025 yılını ekonomik program ile “Kararlılık Yılı” olarak niteledi. Egeli ihracatçılar, rekabetçiliklerini koruyabilmek için enflasyon kadar artan döviz kuru taleplerini dillendirdiler.

“2024 yılı ihracat performansı kıymetlendirme ve 2025 yılı öngörüleri toplantısı”nda konuşan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “2023 yılında maksadımız mevcudu korumak maksadımız olacak demiştim. 2024 yılına girerken de amacımız mevcudu korumaktı, bizim için “Bir Ümit Yılıydı” lakin “Ayakta Kalma yılı” oldu. 2025 ise ekonomik program ile “Kararlılık Yılı” olacak. 2024 yılını yüzde 1 artışla 18,4 milyar dolar ihracatla geride bıraktık. Bunu da tarım ve maden dallarının ihracat başarısına borçluyuz. Sanayi ihracatımız 9,5 milyar dolar, tarım eserleri ihracatımız yüzde 4 artışla 7,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Madencilik ihracatımız yüzde 23 artışla 1,3 milyar dolara ulaştı.” dedi. 

111 ülke ve bölgeye ihracatımızı artırdık

Başkan Eskinazi, “2024 yılında 216 ülke ve bölgeye ihracat gerçekleştirirken 111’ine ihracatımızı artırdık. Almanya’ya 1,7 milyar dolar, ABD’ye yüzde 8 artışla 1,6 milyar dolar, İtalya’ya 1 milyar dolar, İspanya’ya 988 milyon dolar, Birleşik Krallık’a yüzde 7 artışla 939 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. 2024’de Avrupa Birliği 9,3 milyar dolarla ihracatımızın kıymetli bir kısmını oluşturdu.” diye konuştu. 

2024 yılı bütün bölümlerimize ağır bir yük getirdi

Ticaret Bakanlığı’nın 2023 yılından beri açıklamaya başladığı faaliyet vilayetleri istatistiğine nazaran Ege Bölgesinin ihracatı 2024 yılında 43 milyar dolara ulaştığını açıklayan Lider Eskinazi, kelamlarına şöyle devam etti:

“2024 yılında Türkiye geneli vilayetler sıralamasında ise İzmir 23,8 milyar dolar ihracatla üçüncü sırada yer alıyor. Faaliyet istatistiği dataları, üretimi ve ihracatı İzmir’de olan lakin şirket merkezi farklı kentte olan ihracat kayıtlarının tutulma kriterleri baz olarak oluşturuluyor.”

İstihdam üzerindeki yükler azaltılmazsa ve kur gayesi tutmazsa 280 milyar dolarlık OVP amacı de tutturulamayacak

Jak Eskinazi, “Son yıllarda gayelerde değerli sapmalar yaşandı. Daha evvel 267 milyar dolar olan OVP amaçlarımız, 264 milyar dolara çekildi ve bu sayı üzerinde de tekrar düşüşler yaşandı. Bu sene 262 milyar dolarda kaldık. İhracat maksatlarında 3 milyar dolarlık bir geri çekilme var. Önümüzdeki periyotta OVP gayelerinin gerçekçi bir çerçeveye oturtulup oturtulamayacağı da belgisiz. Merkez Bankası 22 ay sonra birinci defa faiz indirimine gitti. Bu küçük de olsa bizlerde bir moral tesiri yarattı.” dedi. 

Yeni kaideler ve zorlama önlemler bu sıkışık vakitte ihracatçılarımıza kredileri kullanmakta maniler teşkil ediyor

Başkan Eskinazi, “Ülkemizin en değerli ekonomik sorunu yüksek enflasyon. Enflasyon olağan düzeylere düşmeden faizlerin istediğimiz noktaya inmesi de mümkün değil. Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetlerde reeskont kredisi faiz maliyetinin %29,93’e düşürüldüğünü açıkladı. Kurların düşük kaldığı bu periyotta, reeskont kredisi faizinin vade sonuna bırakılması da isabetli olacaktır. İhracatçıların krediye olan bağlılığı, bölümlerimizin ne kadar zorlandığının bir öteki ispatı. Ayrıyeten Merkez Bankasının bu kredileri verirken istemiş olduğu yeni kurallar ve zorlama önlemler bu sıkışık vakitte ihracatçılarımıza bu kredileri kullanmakta maniler teşkil etmektedir.” diye konuştu. 

Üretim maliyetleri yüksek, krediler değerli, finansman yok

Jak Eskinazi, “Enerji fiyatlarının yüksek olması, rekabetçi olamayışımızın değerli bir nedeni. Yenilenebilir güç kaynaklarını aktif kullanmamız ve fabrikalarda öz-tüketim gücü üretiminin desteklenmesi gerekiyor. Lakin, mevzuat eksikliği nedeniyle bu hususta da geri kalıyoruz. Üretim maliyetleri yüksek, krediler değerli, finansman yok. Kur düşük, çıkar da yok. Kârlılık olmayınca yatırımlardan çok uzak kalıyoruz.” dedi.   

Türkiye’de büyük fabrikalarda personellik maliyeti 1500 dolardan aşağı değil 

Başkan Eskinazi, “Emek ağır bölümlerdeki en büyük sorun personellik fiyatı. Bugün Türkiye’de büyük fabrikalarda personellik maliyeti 1500 dolardan aşağı değil. Dünyada rekabet ettiğimiz ülkelerde personellik fiyatı 200-300 dolarlarda. Onlar %50-60 randımanla çalışıyor, biz %85-90 randımanla çalışıyoruz. 2025 yılından itibaren faiz indirimleriyle ihracatçının finansmana erişebildiği bir yıl olmasını temenni ediyoruz. Yüksek enflasyona giden yolda, en değerli sorun da verimlilik. Ülkemizde istihdamın kıymetli bir kısmı, ne yazık ki, verimsiz alanlarda ağırlaşmış durumda. Katma bedel yaratmayan faaliyetler, ferdi kısa vadeli çıkarlar sağlasa da, uzun vadede toplumsal kalkınmayı destekleyemiyor.” diye konuştu. 

Tekstil dalı hakkında da bilgi veren Lider Eskinazi, “Türkiye geneli dokumacılık ihracatımız 9,4 milyar dolar olarak gerçekleşirken Ege Dokumacılık ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliğimizden yaptığımız ihracat ise 469 milyon dolar oldu. Bölgemizden yapılan dokumacılık ihracatında ise bir evvelki yılın birebir periyoduna nazaran %8 azalma görüldü. Dokuma kesimi, hazır giysi kesimi ile birlikte istihdamın ağır olduğu dallar ortasında oldukları için 2024 yılında, istihdam kaybının en ağır hissedildiği kesimlerden oldular. 2024’te işçi maliyetlerinin artışı, kurdaki artış ile enflasyondaki artış dengesizliği, bölümü mali olarak sıkıntı bir sürece soktu ve kapanmaların ağır yaşandığı bir yıl oldu maalesef.” dedi. 

Ertan: 2 milyar 354 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Lider Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Lideri Yalçın Ertan, “Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği olarak 2024 yılı ihracat amacımız olan 2,2 milyar {{tooLongContent}}rsquo;ı aşarak bölgemiz firmalarının üstün uğraşları ile 2 milyar 354 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. 2024 yılı boyunca, küresel çapta yaşanan yavaşlama, savaşlar ve krizler göz önünde bulundurulduğunda, sektörel bazda karşılaşılan zorluklara karşın, yeni pazar arayışlarımız, sürdürülebilir üretim konusunda attığımız adımlar ile ihracatçı firmalarımızın deneyimi ve başarısı, amaçlarımıza ulaşmamızda bize çok büyük katkı sağlamıştır.” dedi. 

Türkiye’deki iş gücü, güç ve üretim maliyetleri Uzakdoğu ülkeleri ile rekabet edebilecek düzeyde değil

Başkan Ertan, “2023 yılının ikinci yarısında güç maliyetlerinde yapılan iyileştirmeler ve yeni devreye alınan kapasiteler ile artan üretim ve ihracat tonajlarımız üretimde bir canlanma yaratsa da ne yazık ki Türkiye’deki iş gücü, güç ve üretim maliyetleri Uzakdoğu ülkeleri ile rekabet edebilecek düzeyde değil. Uzakdoğu ülkeleri karşısında zayıflayan rekabet gücümüz ve global iktisattaki dalgalanmalar ile enflasyonun yarattığı global talep daralmasının tesirlerini en büyük ihraç pazarımız olan Avrupa’ya ihracatımızda bariz bir biçimde hissediyoruz.” diye konuştu. 

Kapasite kullanım oranımız mevcut durumda %60’lar seviyesinde

Yalçın Ertan, “Türk üreticiler, bilhassa iç piyasada düşük maliyetlerle sunulan ve geniş bir yayılım gösteren Çin menşeli çelik eserlerinin tesiriyle önemli ziyanlar yaşamakta. Çin’in devlet dayanaklı üretim siyasetleri ve düşük iş gücü maliyetleri, bu eserlerin Türkiye piyasasında yerli eserlere kıyasla daha cazip fiyatlarla satılmasına neden olmakta. Kesimdeki birçok firma küçülme eğiliminde, kimileri ise faaliyetlerini durdurma noktasına geldi. Kapasite kullanım oranımız mevcut durumda %60’lar düzeyinde. Bizler dal olarak çok daha yüksek kapasite kullanım oranları ile çalışabilecekken, girdi maliyetlerinin artışı bu manada dalı zorluyor. Avrupa, ABD bizim ana ihraç pazarlarımız ve bu pazarların ikamesi yok. Kapasite kullanım oranlarımızın bu kadar düşük seyrettiği bu kuvvetli periyotta devlet takviyelerine ve finansmana erişimin kolaylaştırılmasına, ithalata karşı korunmacı tedbirlerin süratle devreye alınmasına gereksinimimiz olduğunun da tekrar altını çizmek isterim.” dedi. 

ABD’nin muhafazacı tedbirlerine devam edip etmeyeceğini yakından takip ediyoruz

Başkan Ertan, “Diğer taraftan, Orta Doğu global ticareti direkt etkileyen kıymetli bir kriz haline gelen İsrail-Filistin savaşı ve getirdiği belirsizlik, Süveyş Kanalı’ndan geçişlerde önemli gecikmelere yol açmakta. Sevkiyat müddetlerinin uzaması navlun maliyetlerinin artmasına neden olurken, bu durumu fırsata çeviren ülkelerden biri Türkiye oldu. Kriz ortamında, Süveyş Kanalı’ndaki badireler yüzünden alternatif arayan firmalar rotasını Türk üreticilerine yöneltti ve bilhassa yassı mamul bölümünde ülkemizin yassı eser ihracat artışına büyük tesiri oldu. ABD tarafına baktığımızda ise Donald Trump’ın ABD’nin 47. başkanı seçilmesinin ardından korumacı tedbirlerine devam edip etmeyeceği konusunu da yakından takip ediyoruz. 2018 yılından beri ülkemize uygulanan ek vergi uygulamasına alışkın olan Türk ihracatçıların Trump’ın yeni devrinin getireceklerine nazaran yatırım ve üretimlerini şekillendirerek ihracatlarına devam edeceklerine inanıyorum. 2025 yılı öngörülerimize dayanarak 2024’ün devamında bu yıl da epey şiddetli bir yıl geçireceğimizi düşünüyoruz.” diye konuştu. 

Uçak: Tarihimizde birinci kere ihracatımız 6 milyar doları aştı

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Lider Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Lideri Hayrettin Uçak, “2024 yılı ihracatçımız için nitekim uzun ve kuvvetli bir yıl oldu. Tüm zorluklara karşın Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak ihracatımızı 1 milyar 314 milyon dolar olarak gerçekleştirmeyi başardık. 2024 yılında ihracatımızın bu düzeylerde kalmasını sağlayan Birliğimiz üyelerini üstün çabalarından dolayı kutlamak istiyorum. Türkiye genelinde de yaş meyve zerzevat ve meyve zerzevat mamulleri ihracatımızın toplamı 2024 yılı sonunda tarihimizde birinci kere 6 milyar doları aşarak 6 milyar 131 milyon dolara ulaştı. Bu sayılar hem bizleri gururlandırdı hem de 2025 yılına umutla bakmamızı sağladı. Son yıllarda ihracatımızın odak noktasını üretimin kalitesini güzelleştirmek olarak belirlemiştik. 2025 yılında da ana amacımız üretim odaklı olacak.” dedi. 

Başkan Uçak, “2025 yılında sürat kesmeden devam etmek istiyoruz. Bu amaçla 44 firmamızın iştirakiyle başlattığımız yeni URGE projemiz 2025 yılı için bize ışık tutacak. Ticaret Bakanlığımızın da sağladığı takviye ile projedeki firmalarımızın talepleri doğrultusunda yeni pazarlarda yeni müşteriler bulmayı hedefliyoruz. Yeniden 2024 yılında birinci kez İzmir’de gerçekleştirdiğimiz ve bölümümüzün göz bebeği olan Interfresh Fuarına bu yıl çok daha güçlü bir biçimde iştirak sağlayarak hem İzmirimizin hem de bölümümüzün tanıtımını büyük bir gururla üstleneceğiz.” diye konuştu. 

Zandar: 2024’ün en çok kaybettiren sektörüyüz

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Lideri Erkan Zandar, “2024’ün en çok kaybettiren bölümüyüz. Türkiye geneli yüzde 18, Birliğimizden yüzde 9 kayıpla 2024 yılını kapattık. Ocak 2024’de bu sene dal küçülür demiştim bu senede ya bu düzeylerde yada yüzde 10 aşağı kapatılır. 2024 yılında yaşanılan tüm negatifliğin 2025’de devam etmemesi için faaliyetlerimizi belirledik. Suudi Arabistan’da temaslarımıza devam edeceğiz.” dedi. 

Sertbaş: Sanayi istihdamındaki toplam kayıp 438.628 kişi

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Lideri Burak Sertbaş, “Sene başında yaptığımız kestirimlerde toparlanmanın yılın son çeyreğinde olmasını bekliyorduk. Lakin ana pazarımız Avrupa’daki sakinliğin beklenenden uzun sürmesi sonucu toparlanma beklentilerimizi 2026 başına ertelemek durumunda kaldık. Açıkçası pandemi sonrası açılma devrindeki siparişleri şu an arıyoruz. Dal gerileme periyodunda. Pandemi sonrası dalın artan ihracatı maalesef saydığımız etmenler nedeniyle son yıllarda düşüş trendinde. Türkiye geneli hazırgiyim ihracatımız 2023 yılında 19,2 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, bu seneyi ise %7 düşüşle 17,9 milyar dolarla kapatıyoruz. EHKİB olarak geçen seneye nazaran ihracatımızı az da olsa artırdık, dolar bazında %4 artışla 1 milyar 388 milyon dolar ihracat yaptık. Her ne kadar toplam ihracatımızı müdafaaya başarabilsek de artan maliyetlerimiz nedeniyle kesimde karlılık düştü. Dalımız dokuma ile bir arada bundan yaklaşık 2 yıl öncesinde 1,2 milyon bireye istihdam sağlıyordu. En şimdiki SGK sayılarına göreyse (Ağustos 2024) tepeyi gördüğümüz 2022 yılına kıyasla 233.789 kişilik istihdam kaybı yaşadık. Tıpkı devirde sanayi istihdamındaki toplam kayıp 438.628 kişi. Yani, endüstride istihdam edilip ayrılan ya da işsiz kalan her 2 çalışandan 1’i dokumacılık ve konfeksiyon kesiminden ayrılmış.” dedi.

Rakiplerimize nazaran %40-50 daha pahalıyız

Başkan Sertbaş, “Üretim düşüşü şirket kapanmaları, konkordatoları artırdı. İhracatımızın düşmesiyle kapasite kullanım oranımız %84’lerden yüzde %77 düzeylerine gerilemiş durumda. Bildiğiniz üzere minimum fiyat 22.104 TL olarak açıklandı. Bu sayıyla ilgili farklı kesitlerden farklı yorumlar gelebilir lakin bunu tartışmanın manası yok. Her vakit savunduğumuz üzere burada değerli olan insanlarımızın alım gücünün korunması yoksa 2 ay sonra bu fiyatta açlık sonunun altında kalması halinde başa dönmüş oluruz. Rakip ülkelerle kıyaslandığında son devirde artan maliyetlerimiz nedeniyle rakiplerimize nazaran %40-50 daha kıymetliyiz. Aslında Ortadoğu’daki savaş nedeniyle Asya’dan Avrupa’ya tedarik zincirinde yaşanılan dertler bizim üzere Avrupa’ya yakın pozisyonda bulunan ülkeler açısından avantaj yaratıyor ama ülkemizdeki maliyetlerin rakiplerle kıyaslandığında yüksek olması bu avantajı tam manasıyla kullanmamıza pürüz oluyor. Burada en büyük rakibimiz ucuz personellik gücü ve coğrafik pozisyonundan dolayı Mısır. Son periyotta ülkemizden de Mısır’a çok sayıda yatırım yapan hazırgiyim/tekstil firmamız bulunuyor. Bu noktada hazırgiyim dalının potansiyeli ve ülkemiz için vazgeçilmez olduğunun altını çizmek istiyorum.” diye konuştu. 

Öztürk: 2024 yılında bölümümüz 11,9 milyar dolarlık ihracat ile besin ihracatımızda %33’lük hisse almıştır

Ege Hububat Bakliyat ve Yağlı Tohumlar İhracatçıları Birliği Lideri Muhammet Öztürk, “2024 yılında dalımız 11,9 milyar dolarlık ihracat ile besin ihracatımızda %33’lük hisse almıştır. Birliğimizin ihracatı 965 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2023 yılına nazaran dal ihracatımız %10 düşüş göstermiştir. Bu düşüşün en değerli nedenleri; birçok hububat ve bakliyat eserinin ihracatına ve ayrıyeten buğday üzere bölümlerimizde hammadde olarak kullandığımız eserlerin ithalatına getirilen kısıtlamalar ve döviz kurunun düşüklüğü olmuştur. Ayrıyeten, Hindistan ile yapılan Mutabakat Zaptı’na karşın Hindistan’ın Türkiye’den beyaz haşhaş tohumu ithalat kotası ilan etmemesi nedeniyle ihracatımız beklenen düzeyde gerçekleşmemiştir. Üstte bahsetmiş olduğum bahislerin çözümlenmesini umduğumuz 2025 yılında Birliğimiz ihracat maksadını 1,2 milyar dolar olarak belirledik ve bu amaca ulaşmak ismine ağır bir pazarlama takvimi oluşturduk.” dedi. 

Işık: 1,8 milyar dolar ihracat gerçekleştirdik

Ege İhracatçı Birlikleri Organik Eserler ve Sürdürülebilirlik Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Lideri Mehmet Ali Işık, “2024 yılı, hepimiz için pek çok zorluğun yaşandığı bir yıl oldu. 2024 dönemi için Türkiye genelinde 1,8 milyar dolar maksat açıklamıştık. Ve bu maksat yaklaşık 1,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde geçen sene dönemi 1,6 milyar dolar ile kapatmıştık. Bu yıl, 417 bin tonluk ihracatımızla ülkemize 1,8 milyar dolarlık gelir kazandırdık ve dünya liderliğimizi koruduk. Çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı ihracatımız, bu muvaffakiyetin temel taşları oldu. Bilhassa Avrupa’daki pazar hissemiz %44 üzere yüksek bir düzeyde seyrederken, ABD, Avusturalya, İngiltere üzere pazarlarda da büyümeyi başardık.” dedi. 

Hindistan pazarlarını hedefleyen Turquality projemiz için Ticaret Bakanlığı onayımızı aldık

Başkan Işık, “Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatımız 180 bin ton olarak gerçekleşti ve kıymet bazında %15 artışla 534 milyon dolar gelir elde ettik. Dünya kuru üzüm ihracatının %32’si tek başına ülkemiz tarafından gerçekleştirildi. Kuru incir ihracatımız, 63 bin ton olarak gerçekleşti ve paha bazında %25 artışla 337 milyon dolarlık bir gelir sağladı. Bu eser, Türkiye’nin itibar sembollerinden biri olmayı sürdürüyor. Kuru kayısı ihracatımız ise ölçü olarak bir evvelki yıla nazaran %9 artışla 77 bin ton olarak gerçekleşti. Bununla birlikte, ihracat geliri %2 artarak 411 milyon dolar düzeyinde kaldı. Tüm bu muvaffakiyetlerin yanında, sürdürülebilirlik ismine değerli adımlar attık. Üretim ölçüsünün ve kalitesinin artırılması için ilgili bakanlıklarımızla iş birliği içinde çalıştık. Ayrıyeten Hindistan pazarlarını hedefleyen Turquality projemiz için Ticaret Bakanlığı onayımızı aldık. Ege İhracatçı Birlikleri olarak, 2018 yılında başlattığımız “Turkish Tastes” Turquality Projesi ile bugün değerli bir eşik aşılmış bulunmaktadır. ABD’deki pazar amaçlarımıza adım adım yaklaşırken, bu ülkedeki faaliyetlerimizi daha da genişletmek için stratejik adımlar atmaktayız.” diye konuştu. 

Tokatlıoğlu: “Maden ihracatı 6 milyar dolara ulaştı”

2024 yılında Türkiye’nin maden ihracatının yüzde 5 artışla 6 milyar dolar olduğu bilgisini veren Ege Maden İhracatçıları Birliği Lider Yardımcısı Faik Tokatlıoğlu, maden ihracatında doğal taş ihracatının 1,9 milyar dolar olduğunun altını çizdi. 

Ege Maden İhracatçıları Birliği olarak ihracatlarını yüzde 23’lük artışla 1 milyar 300 milyon dolara taşıdıklarını aktaran Tokatlıoğlu, “Sektörel ihracatımızım büyük çoğunluğunu doğal taş oluşturdu. İhracat sayıları az da olsa olumlu bir tablo çizse de son günlerde maalesef yalnızca kesimin değil tüm ihracatçıların belini büken gelişmeler oluyor. Ekim ayı başında 37.80₺/€ olan kur bugün 36.50₺/€ idi. Bu müddette TL mevduat sahibi %10 kazanırken, ihracatçının dövizi %3,5 düştü maalesef. 2024 yılı boyunca %12-17 aralığında artış gösteren döviz kurları, Avrupa’daki resesyon göstergeleri, 2000€’ya ulaşan giydirilmiş minimum fiyat maliyeti ile ihracatçı ve üreticiler için olumlu konuşmak pek mümkün görünmüyor. 2023 yılı KAR Yılı değil AR Yılı olacak demiştim. 2024 yılı da KAR Yılı değil DAR Yılı oldu. 2025 yılı bu gidişle KAR Yılı değil KOR ATEŞ yılı olacak” dedi. 

2024 yılında fuarlar, sektörel ticaret heyetleri ve alım heyetleriyle ihracatı artırma eforu içinde olduklarını paylaşan Tokatlıoğlu 2025 yılında da ağır bir takvim oluşturduklarını söyledi. Tokatlıoğlu kelamlarını şöyle tamamladı: “Xiamen Doğal Taş ve Teknolojileri Fuarı’na ulusal iştirak organizasyonumuzu gerçekleştireceğiz. 2025 yılında ABD, Polonya, İngiltere, Romanya, Sırbistan, Avustralya ve Kazakistan’a heyet düzenlemeye yönelik hazırlıklarımıza da devam ediyoruz. 2024 yılında orta verdiğimiz Amorf Doğal Taş Proje ve Tasarım Yarışını beşincisini 2025 yılında gerçekleştireceğiz.”

Gürle: “ABD’de fuar, 7 ülkede sektörel ticaret heyeti yapacağız”

2023 yılında 906 milyon dolar olan ihracatlarını, 2024 yılında yüzde 4,25’lik bir artışla 946 milyon dolara yükselttikleri bilgisini veren Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Lideri Ali Fuat Gürle, bu ihracatta kağıt kesiminin 576 milyon dolar, mobilya kesiminin 212 milyon dolar ve odundışı orman eserleri bölümünün 122 milyon dolarlık hisseyle temsil edildiklerini vurguladı. 

İhracatlarını artırmak için 2024 yılı içinde Fas, Suudi Arabistan, Hindistan’a yönelik sektörel ticaret heyetleri yaptıkları bilgisini veren Gürle, “2025 yılında da ağır bir takvimimiz olacak. Şubat ayında mobilya bölümüne yönelik Irak’a, Mart ayında baharat dalına yönelik Brezilya’ya Sektörel Ticaret Heyetleri yapacağız. 2025 yılı içerisinde ayrıyeten, Suudi Arabistan, Fas-Tunus, Kazakistan ve Hindistan Sektörel Ticaret Heyetleri ile bir tanesi Modeko fuarıyla eş vakitli olacak biçimde 3 adet Mobilya Sektörel Alım Heyeti düzenlemeyi planlıyoruz. ABD-Chicago’da 9-11 Haziran 2025 tarihleri ortasında düzenlenecek olan NeoCon Show’25 mobilya fuarı Türkiye ulusal iştirakini gerçekleştireceğiz. 2024 yılı içerisinde bu mevzuyla ilgili olarak fuar yönetimiyle görüşmelerimizi tamamlayarak firmalarımıza duyuruya çıktık. Birliğimizin mobilya bölümüne yönelik birinci ulusal iştirak tertibi olacak olması sebebiyle heyecanımız çok büyük. Ülkemizde endüstriyel tasarım kültürünün oluşturulması maksadıyla düzenlediğimiz EzberBozan Mobilya Tasarım Yarışının hazırlıklarını sürdürüyoruz” halinde konuştu. 

Girit: Su eserleri ve hayvansal mamuller dalı 1 milyar 724 milyon dolar ihracat gerçekleştirmiştir

Ege Su Eserleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Lideri Bedri Girit, “Su Eserleri ve Hayvansal Mamuller Bölümü, 2024 yılında ihracatını 2023 yılına nazaran %12 artışla 1 milyar 724 milyon $ olarak gerçekleştirmiştir. Bölüm, Genel Sekreterliğimizin toplam ihracatı 18 milyar 414 milyon $ ihracatımızda ise % 9’luk hisse almıştır. 2024 yılında ihracat gerçekleştirilen alt dallar sırasıyla, 1 milyar 293 milyon dolarla su eserleri, 173 milyon dolarla yumurta, 149 milyon dolarla kümes hayvanları etleri, 63 milyon dolarla süt ve süt eserleri, 17 milyon dolarla kırmızı et ve sakatat, 16,5 milyon dolarla bal, 13 milyon dolarla başkalarıdır. 2024 yılında en çok ihracat gerçekleştirilen birinci 5 ülke sırasıyla, 196 milyon dolarla Rusya, 180 milyon dolarla İtalya, 153 milyon dolarla İngiltere, 151 milyon dolarla Yunanistan, 142 milyon dolarla Hollanda’dır.” dedi. 

Umur: 947 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik

Ege Tütün İhracatçıları Birliği Lideri Ömer Celal Umur, “2024 yılında Türkiye genelinde toplam bir evvelki yıla nazaran %6’lık bir artışla 978 milyon dolarlık yaprak tütün ve tütün mamulleri ihracatı gerçekleşmiştir. Ege Tütün İhracatçıları Birliği olarak bu sayının %97’sini yani 947 milyon dolarını gerçekleştirmiş bulunuyoruz. 2024 yılında gerçekleştirilen toplam 978 milyon dolarlık ihracatın 327 milyon doları yaprak tütün ihracatı ve 651 milyon dolarlık kısmı tütün mamulü ihracatı olarak gerçekleşmiştir. Ülke bazında kıymetlendirecek olursak, yaprak tütün ihracatın en çok ihracat yaptığımız birinci 3 ülke sırasıyla İran, Belçika ve ABD olmuştur. Mamul ihracatında ise Irak, ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri birinci 3 ülkeyi oluşturmaktadır. Dalımız, yarattığı istihdam, ihracat geliri ve sağladığı katma bedel ile Türkiye iktisadında değerli bir yere sahiptir. Yaprak tütün, ticari pahası en yüksek tarım eserlerimizden biri olarak öne çıkmaktadır.2025 yılı, ihracatın ön planda olduğu, istikrarlı ve sürdürülebilir büyümenin sağlandığı bir yıl olma potansiyeli taşımaktadır.” Diye konuştu. 

Uygun: “AB’den 30 bin ton kota istiyoruz”

Türkiye’nin 2024/25 döneminde 475 bin ton zeytinyağı rekoltesiyle dünya ikincisi olacağını söyleyen Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Lideri Emre Uygun, Avrupa Birliği’nin ülkemize tanıdığı yıllık 100 tonluk zeytinyağı kotasının çok yetersiz olduğunu, AB’den 30 bin ton kota alınması için efor içinde olduklarını vurguladı. 

Türkiye’nin sofralık zeytin ihracatının yüzde16 artarak 192 milyon dolardan 224 milyon dolara yükseldi bilgisini veren Uygun, en fazla ihracat yaptıkları birinci 3 ülkenin Almanya, Irak ve Romanya olduğunu belirtti. Uygun, “2024 yılında dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen kısıtlamalar nedeniyle zeytinyağı ihracatımız geçen yıla kıyasla yüzde 16 düşüş ile 535 milyon dolar olarak gerçekleştirildi. Eylül ayından itibaren kısıtlamaların büsbütün kaldırılması, Türk zeytinyağımızın yurtdışında daha geniş bir erişime sahip olmasını ve rekabet gücümüzün artmasını sağladı. 750 bin ton sofralık zeytin ve 475 bin ton zeytinyağı rekoltesini ihraç edeceğimiz 2025 yılında 1 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. 2028’de ise 1,5 milyar dolar düzeyine çıkarmak için çalışacağız” dedi. 

Celep: “İhracat Türk iktisadının motoru”

İhracatı Türk iktisadının motoru olarak konumlayan Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Birol Celep, “Büyümemizin itici gücü ihracat. Orta Vadeli Programda ortaya konulan gayelere ulaşmak için ağır bir mesai yaptık. TİM ve Birlikler olarak 58 ülkeye 135 heyet düzenledik, 350’ye yakın fuara katıldık. Global ihracattaki hissemizi yüzde 1,08’e çıkardık ve yeni rekorlara imza attık.

2024 yılını 262 milyar dolar ihracatla geride bıraktık. 2025 yılı için belirlenen 279,6 milyar dolar ihracat gayesine ulaşmak için var gücümüzle çalışacağız” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı